İskenderun Limanının Limak Yatırım’a işletme hakkı devir töreni, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın katılımıyla yapıldı.
İskenderun Limanının 36 yıl süre ile işletme hakkının Limak Yatırım’a devrine ilişkin imtiyaz sözleşmesi Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Özelleştirme İdaresi Başkan Vekili Ahmet Aksu, TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir tarafından imzalandı.
Rixos Otelde düzenlenen imza töreninde konuşan Yıldırım, bunun bir özelleştirme projesi değil, sadece limanın 36 yıllığına işletme hakkının devri olduğunu söyledi. Buradaki amacın limanın daha verimli çalışması, yatırımların daha hızlı yapılması olduğunu ifade eden Yıldırım, ’’Burada çalışan 300 işçimiz vardı. Bular TCDD bünyesinde çalışmaya devam ediyor. İşçilerimiz hiç bir hak kaybına uğramadan çalışmalarına devam edecek’ dedi.
Limanda yeni istihdam oluşturulacağını anlatan Yıldırım, Limak’ın, 250 kişi daha istihdam edeceğini belirtti. Konteyner kapasitesinin ilk etapta 4 yüzbine, kısa sürede da 1 milyona çıkarılacağını anlatan Yıldırım, limana toplam 250 milyon olarlık bir yatırım yapılacağını kaydetti. İskenderun limanının 750 dönümlük alanıyla Türkiye’nin 4’üncü büyük limanı olduğunu anlatan Yıldırım, şöyle konuştu: ’’Demiryollarına bağlı limanların özelliği limana kadar demiryolu ve otoyol bağlantısının bulunması. Dolayısıyla limana gelen ve sevk edilecek bütün yükler ulusal ulaşım ağına bağlanabiliyor. Limak grubuna düşen buraya belirli uluslararası linerleri bağlamak ve İskenderun’u, ihracat ve ithalatın yapıldığı merkezin ötesinde bir aktarma haline getirmektir. Bu liman buna uygundur. İskenderun, ülkemizin Ortadoğu’ya, Akdeniz’e ve Afrika’ya açılan kapısı olmaya başladı.’’
’Vur kazmayı Ferhat...’
Yıldırım, konuşmasında Adalet Bakanı Ergin’in Amanos dağlarına yeni bir geçit açılması talebine yönelik olarak da şunları söyledi: ’’Sayın Adalet Bakanım, Amanosların ön tarafı size yetmiyor artık, arkasına geçmek istiyorsunuz. Amanoslardan bir geçişimiz var. Bu geçiş körfezdeki bütün sanayi ve üretim tesislerini dikkat aldığınızda yeterli olmuyor. Dolayısıyla iş Ferhat’a düşüyor. Necip Fazıl ne diyor; ’Vur kazmayı Ferhat, çoğu gitti azı kaldı’, bekleyin çoğu gitti azı kaldı. Bunu da gerçekleştireceğiz.’’ Hatay’ın son 9 yılda altyapı yatırımlarında büyük yol kat ettiğini ifade eden Yıldırım, 15 kilometrelik otoyolun, 280 kilometreye çıkarıldığını, Hatay Havalimanının yolcu sayısının 3’e katlanarak 700 bine yaklaştığını söyledi.
5 yılda 250 milyon dolar yatırım
Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, 5 yıl içinde İskenderun Limanına 250 milyon dolar yatırım yapacaklarını bildirdi. Özdemir, İskenderun Limanı projesinin finansmanı için 6 büyük bankanın yer aldığı konsorsiyumdan toplam 425 milyon dolar tutarında kredi sağladıklarını belirtti. Limak Yatırım’ın en önemli projelerinden biri olan İskenderun Limanı’nda kapasite artırımı ve iyileştirme çalışmalarına derhal başlayacaklarını ifade eden Özdemir, ilk etapta 1,3 milyon TEU’luk konteyner yatırımı yaparak, ilerleyen aşamalarda 3 milyon TEU’ya ulaşmayı hedeflediklerini kaydetti.
’İskenderun Limanı, Türkiye’nin en büyük limanlarından biri olacak’
Özdemir, limanın doğal coğrafi yapısı gereği, başta Gaziantep, Kahramanmaraş, Adıyaman, Şanlıurfa, Hatay, Osmaniye, Adana, Kayseri, Sivas, Malatya, Elazığ, Diyarbakır ve diğer doğu ve güneydoğu illeri olmak üzere Türkiye’nin, Doğu Akdeniz, Güneydoğu ve Doğu Anadolu havzasında bulunan sanayi ve ticaret merkezlerine hizmet için en uygun konumda bulunduğunu söyledi. Nihat Özdemir, Limak Yatırım’ın en önemli projelerinden biri olan İskenderun Limanının Irak ve Suriye gibi komşu ülkelerle transit ticaret için önemli bir aktarma noktasında bulunduğunu ifade etti.
Limak Holding olarak dünyadaki gelişmeleri yakından takip ettiklerini, yeni girişim alanlarını değerlendirme noktasında heyecan taşıdıklarını ifade eden Özdemir, şöyle konuştu: ’’Limanın bir kısmını konteyner limanı haline getireceğiz. Bu konuda yatırımlara başladık. Liman için 3 kademeli yatırım planımız var. Dünya ticaret hacmindeki artışı ve bu ticaretin önemli bir bölümünün deniz yolu ile gerçekleştiğini gözlemlemekteyiz. Bunun yanı sıra yüklerin konteyner ile taşınma trendinin önemli bir ivme kazandığı görülmektedir. 5 yıl içinde İskenderun Limanına 250 milyon dolar yatırım yapacağız’’
Bu proje için 6 büyük bankadan toplam 425 milyon dolarlık kredi temin ettiklerini ifade eden Özdemir, bu projeye destek veren konsorsiyum ortağı Finansbank, Garanti Bankası, İş Bankası, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası, UniCredit ve Vakıflar Bankasına bu ülke için proje üreten, yatırım yapan bir grup olarak teşekkür borçlu olduklarını ifade etti.
Özdemir, kredinin toplam vadesinin 13,5 yıl, geri ödemesiz dönemin ise 4 yıl olacağını belirterek, ’’Bu kredi Özelleştirme İdaresine işletme devir bedeli ödemesinde, limanın kapasite artırımı ve iyileştirme yatırımları için kullanılacak’’ dedi.
’Komşu ülkeler de faydalanıyor’
TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman da TCDD bünyesinde bulunan Samsun, Bandırma, Derince limanlarından sonra İskenderun limanının da işletme hakkı devredilen limanlar arasına girdiğini söyledi. İskenderun limanının devriyle birlikte 4 liman işletme hakkı devrinden toplam 1 milyar 428 milyon dolarlık bir kaynak oluşturulduğunu belirten Karaman, aynı zamanda bu limanlara kamu kaynağı kullanılmadan 111 milyon dolarlık da yatırım yapıldığını kaydetti. Karaman, söz konusu limanlardan sadece Türkiye’nin değil, komşu ülkelerin de faydalandığını dile getirdi.
’Mutlaka kaynak oluşturmak lazım’
Maliye Bakanı Şimşek, törende kendisinden önce konuşan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım’a teşekkür ederken, ’’Hem bütçeden pay alıyor, daha da önemlisi kendi kaynağının önemli bir kısmını yaratmada büyük çaba gösteriyor. Duydum ki İstanbul ve İzmir’deki çok önemli bazı gayrimenkullerini bize verecekmiş. Biz de özelleştirme yoluyla hızlı bir şekilde değerlendireceğiz. Çünkü 2012 bütçesi kendilerine yeterli kaynağı ayırmamış. Mutlaka kaynak oluşturmak lazım’’ diye konuştu.
Adalet Bakanı Ergin’e de teşekkür eden Şimşek, yargının hızlandırılması projesinin önümüzdeki dönemlerde önlerini açacağını belirtti. İzmir Limanına da değinen Şimşek, ’’Bizim için zaman ve kaynak olarak büyük bir kayıp oldu. Çünkü küresel kriz başlamadan önce yaklaşık 1,3 milyar dolara satılmıştı. Firma da 300 milyon doların üzerinde yatırım taahhüdünde bulunmuştu. Fakat gerçekleşmedi. Bundan İzmir ve ülkemiz kaybetti’’ dedi.
Şimşek, önümüzdeki süreçte Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığı ile Özelleştirme İdaresinin yakın işbirliği içinde çalışacağını ve İzmir’e yakışan bir liman oluşturulacağını söyledi. Özelleştirmede amaçlarının ülkenin verimliliğini artırmak, kamu kaynaklarının sınırlı olduğu bir ortamda yatırımların özel sektör eliyle yaptırılması olduğunu anlatan Şimşek, İskenderun limanının bunun tipik bir örneği olduğunu kaydetti. Şimşek, yatırımcının söz konusu limanı alırken yüksek bir kira bedeli ödediğini, büyük yatırımlar yapılacak bu limanın devlete göre çok daha verimli işletilebileceğini kaydetti.
Dünya ticaretinin hızlı bir şekilde arttığını, bu ticarette Türkiye’nin payının da yükseldiğini anlatan Şimşek, Türkiye’nin stratejik konumunun çok önemli olduğunu, bunun bir fırsata dönüştürülmesi gerektiğini söyledi. Şimşek, bunun için rekabet gücü yüksek özel sektör eliyle işletilen önemli limanlara, altyapı yatırımlarına ihtiyaç bulunduğunu ifade etti. Bakan Şimşek, İskenderun limanının, önümüzdeki dönemde İskenderiye, Beyrut, Hayfa limanlarına göre daha önemli konuma gelebileceğini söyledi.
Türkiye’ye güven devam ediyor
New York’tan yeni döndüğünü, orada 100’ün üzerinde iş adamı ve yatırımcı ile bir araya geldiğini anlatan Şimşek, Türkiye’ye olan güvenin güçlü bir şekilde devam ettiğini gözlemlediğini kaydetti. Yunanistan’ın batması halinde bunun yaratacağı etkilerin ABD’dekileri daha fazla endişelendirdiğini belirten Şimşek, şöyle konuştu: ’’Ama biz şunu söyledik. Türkiye’de güçlü bir siyasi irade, güçlü bir hükümet var, kriz deneyimi ve tecrübesi yüksek bir ekip var. Daha önemlisi bizim makro ekonomik temellerimiz sağlam, cari açık daralmaya başladı. Eminim bu yıl makro ekonomik dengeler daha da iyileşecek. Temkinli bir şekilde iyimser olmak bence son derece faydalı.’’
’Yeni özelleştirmeler gündemde’
Özelleştirme İdaresi Başkan Vekili Ahmet Aksu da, 1997 ve 2003 yılları arasında Türkiye Denizcilik İşletmelerine ait 13 limanın özel sektöre devrini gerçekleştirdiklerini hatırlattı. Dünya ticaretindeki gelişmenin, limancılık faaliyetlerinin önemini de ön plana çıkardığını anlatan Aksu, dünya ticaretinin yaklaşık yüzde 80’inin deniz yoluyla taşındığını, Türkiye’nin ithalat ve ihracatının da yüzde 90’a yakın bölümünün deniz yoluyla yapıldığını kaydetti. Aksu, bu yıl denizilik alanında yeni özelleştirmelerin de gündemde bulunduğunu belirterek, Silifke, İstanbul Kalamış, İzmir Pasaport ve Bodrum Güllük olmak üzere 4 marinanın imar çalışmalarının devam ettiğini anlattı. Aksu, buna ek olarak yine TCDD’ye ait İzmir ve Derince limanlarının özelleştirme çalışmalarının da devam ettiğini kaydetti.
Derince limanının daha önce Ulaştırma Bakanlığı tarafından geliştirilen yap-işlet-devret projesiyle birleştirilmek suretiyle özelleştirilmesinin planlandığını anlatan Aksu, şunları söyledi: ’’Yine özelleştirme programında bulunan Kemerköy Limanının da hazırlık alışmaları son aşamaya geldi. Bunun da yakında ihale ilanları yayınlanacak. Kruvaziyer limanlarına ilişkin özelleştirme çalışmaları da devam ediyor. İstanbul Salı Pazarı ve İzmir Kruvaziyer limanlarına ilişkin yürüttüğümüz çalışmalar da son aşamaya geldi.’’